NAFAKA DAVALARI

1) Nafaka Nedir?

Nafaka; boşanma davasının açılması ile veya boşanmanın gerçekleşmesi ile yoksulluğa düşen eski eşe veya çocuklara her ay düzenli olarak ödenmesi gereken ödenektir. Hukukumuzda yoksulluk, iştirak ve tedbir nafakası olmak üzere üç tür nafaka bulunmaktadır.

2) Nafaka Türleri Nelerdir?

Tedbir Nafakası: Boşanma davasının açılması ile birlikte talep üzerine mahkemenin yoksulluğa düşecek tarafa bağlamış olduğu nafaka türüdür. Mahkeme kararının kesinleşmesi ile beraber sona erer veya yoksulluk, iştirak nafakası adı altında ödenmeye devam eder.

İştirak Nafakası: İştirak nafakası boşanma kararının kesinleşmesi ile beraber veya ayrıca açılacak bir dava sonucunda velayeti kendisinde bulunan tarafa çocuklar için karşı tarafın ödemekle yükümlü olduğu nafaka türüdür.

Yoksulluk Nafakası: Boşanma kararının kesinleşmesi ile beraber boşanma ile yoksulluğu düşecek tarafa mahkemece bağlanan nafakadır.

3) Nafaka neye göre belirlenir?

Nafaka kişilerin sosyal ekonomik durumuna göre belirlenir. Hiç gelire olmayan birinin nafaka ödemesine karar verilebileceği gibi geliri olan eşe de nafaka ödenebilecektir.,

4) Erkekler de nafaka alabilir mi?

Eğer erkek boşanma ile beraber ekonomik olarak bir gerileme içerisine girecek ise ve boşanmada ağır kusurlu olan taraf değil ise nafaka talep edebilecektir.

5) Hâkim, sosyal ve ekonomik durumu nasıl belirler?

Sosyal ekonomik durum üzerine kayıtlı menkul, gayrimenkul, maaş ve yaşam koşullarının araştırılması ile belirlenir.

6) Nafakanın artırımı hangi koşullarda mümkündür?

a) Müşterek çocuğun eğitim ya da büyümesine bağlı olarak ihtiyaçlarının değişkenlik göstermesine bağlı olarak artık nafakanın yeterli olmaması halinde,
b)Nafaka borçlusunun nafakanın bağlandığı döneme göre gelirinde artış olması,
c)Nafaka alacaklısının nafakanın bağlandığı döneme göre hayat standardında düşüş olması,
d)Enflasyonun değişmesi sebebiyle nafakanın değer kaybetmesi, yeterli olmaması gibi gerekçelerle dava açılabilir.

7) Nafaka sonradan talep edilebilir mi?

Boşanma davası çekişmeli olarak görülmüş karara bağlanmış ve kararın üzerinden bir sene geçmemiş ve açıkça feragat edilmemiş ise nafaka talep edilebilecektir.

Boşanma davası anlaşmalı olarak görülmüş karara bağlanmış, protokolde aksine bir hüküm yoksa sonradan nafaka talep edilebilecektir.

Müşterek çocuklar için iştirak nafakası ise her aşamada talep edilebilmekte olup ibra ve feragat mümkün değildir.

8) Nafaka artışı nasıl ve ne zaman yapılacaktır?

Nafaka artış oranları, Yargıtay kararları doğrultusunda Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK’in)’nun açıklamış olduğu Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) doğrultusunda belirlenmektedir.

Nafakaya dair karar, hangi ayda kesinleşmişse her yıl o ayda hesaplanarak artışı sağlanmalıdır.

9) Nafakanın azaltılması, kaldırılması hangi durumlarda olur?

Yoksulluk nafakası boşanma davasının sonucu ekonomik olarak zora düşecek eski eşe ödenmesine hükmedilen ödenektir. Yukarıda belirttiğimiz üzere nafakanın belirlenmesinde kişilerin sosyal ve ekonomik durumu etkin rol oynamaktadır. Yoksulluk nafakasına kural olarak süresiz hükmedilir; ancak kanunda sayılmış olan bazı hallerde sona ermektedir. Bunlar;
Yoksulluk nafakası alacaklısı yahut borçlusu ölürse veya nafaka alacaklısı taraf yeniden evlenirse
Nafaka alacaklısının evlilik olmaksızın fiilen bir başkasıyla yaşaması durumunda,
Nafaka alacaklısının ekonomik durumunda birtakım iyileşmelere meydana gelirse
Nafaka borçlusunun ekonomik olarak zora düşmesi neticesinde talep üzerine nafakada indirim veya kaldırılması talebinde bulunulabilecektir.
İştirak Nafakası için ise durum biraz daha farklıdır. İştirak nafakasının kaldırılmasını veya azaltılmasını gerektiren durumlar ise;
Velayetin değiştirilmesi,
Müşterek çocuğun 18 yaşını doldurması fakat eğitim hayatının devam etmemesi,
Müşterek çocuğun evlenmesi ya da mahkeme kararı ile ergin kılınması,

10) Nafaka davası ne kadar sürer?

Nafakanın bağlanması, artırılması veya azaltılması davası basit yargılama usulüne tabi olduğundan tahmini 6 ay-1 yıl arası sürmektedir.

YASAL UYARI

İnternet sitemizde yer alan bilgiler SFM Hukuk ve Danışmanlık tarafından, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı olarak yayımlanmıştır. İşbu internet sitesinde bulunan bilgi ve sair içerik hukuki tavsiye niteliği taşımamakta olup büromuz, ziyaretçilerin bu internet sitesine dayanarak gerçekleştirdiği işlemlerden , bu sitede yer alan hukuki nitelikteki her türlü bilgi, yazı ve sair içeriklerin doğrudan veya dolaylı olarak kullanılmasından dolayı oluşacak zararlardan hiçbir şekilde sorumlu değildir. Sitede yer alan bilgilerin izinsiz kullanılması yasaktır.